22 Mart 2012 Perşembe

Bir Köpekle Mutlu Yaşamanın Püf Noktaları :)


Ortalama 10-15 yıllık bu mutlu yaşama erişmek için elinizde bir kılavuz yoksa ya zahmetli bir yolculuğa girişmişsiniz ya da acı sonla bitecek bir hikâyeye başlamışsınız demektir. Köpek velisi olmak için gerekli hazırlıkları yapmadan, iyi düşünmeden harekete geçmek sizler içinde köpek dostlarımız içinde eziyet dolu günler anlamına gelir.

Bir köpekle yaşayacaksanız bunun ikiniz için de en doğru seçim olması gerektiğinin önemini anlayanlardansınız. Araştırmalara başlayacaksınız, çok şanslısınız. Bugün köpek sahibi olmak isteyenler bilgi kaynağı bakımından birçok Türkçe kaynağa sahipler. Örneğin 2-3 yıl önce tek bir pet dergisi yokken, köpek bakımı konulu kitap ise zar zor bulunurken bugün kitapçıya girdiğinizde ırklar, bakım, beslenme, eğitimin yanı sıra köpek hikayeleri, köpekler için söylenmiş sözlere kadar pek çok çeşitli kaynağa ulaşabiliyorsunuz.

Ev alma komşu al diye çok eşsiz bir atasözümüz var, bu sözü konumuza uyarlayalım. Köpek alma veteriner hekim al. Köpeğinizin yaşamında olmazsa olmaz 3 kişi olacak; malum bunlardan biri sizsiniz. Diğeri eğitmeniniz, 3. kişi ise veteriner hekimidir. Tavsiyeler yardımıyla ya da yakın çevrenizdeki klinikleri ziyaret ederek köpeğinizden önce veteriner hekiminizi belirleyin. Veteriner hekiminiz uygun köpeğin seçimi, köpeğin evdeki ihtiyaçlarının belirlenmesi gibi çeşitli konularda sizi yönlendirebilecek, parazit tedavisinden, acil hastalık durumlarına, ilk aşılarına kadar her konuda müdahale edebilecektir. Sorduğunuz soruları yanıtlamaktan kaçınan, merakınızı gereksiz bulan, size zaman ayırmak istemeyen bir veteriner hekim yanlış veteriner hekimdir.

Hangi köpek sorusunu yeni sorularla açalım.

* Neden köpek istiyorum? * Kırma köpek mi, cins (ırk) köpek mi? * Yavru mu, yetişkin mi? * Dişi mi, erkek mi? * Sokaktan mı, çiftlikten mi, evde doğum mu? * Irk ise büyük bir ırk mı, küçük bir ırk mı? * Uzun tüylü mü, kısa tüylü mü?

Daha pek çok soru sormak mümkün... Tabii siz; Bunların ne önemi var köpek köpektir. Hangi köpek olursa olsun, ben bir tane istiyorum diyen biri olabilirsiniz. Küçük bir apartman katında yaşayacak ama büyük olacak, hırsızları kaçıracak, çocuklarla arası iyi olacak, havlamayacak, az egzersiz isteyecek, yakın çevredeki köpeklerle iyi geçinecek, uzun, yumuşacık tüyleri olacak ama dökülmeyecek, çok zeki olacak tüm dediklerimi hemen kapacak, çok hasta olmayacak, fazla masraf çıkmayacak bir köpek istiyorum da diyebilirsiniz. Öncelikle makul olmalı, isteklerinizi bir kenara bırakarak yaşam şartlarınız gözden geçirmelisiniz.

Hangi nedenle köpek sahibi olmak istediğinizi belirleyin. Bir ihtiyaç nedeniyle mi (mülk koruma, çobanlık gibi), bir amaç nedeniyle mi (arama kurtarma gibi) ya da arkadaşlık etmesi imutsuz yavru köpek unhappy puppy dogçin mi? Belirli bir amaca ya da ihtiyaca yönelik bir köpek edinecekseniz bu köpeklerin ihtiyaçları, masrafları ve mizaçları bellidir. Yaşam şartlarınız bunlara uymuyorsa, ısrar edip bu köpekleri sahiplenmeniz beklentilerinizi hiçbir zaman karşılamayacaktır.

Cins köpekler hakkında kolayca bilgi bulabilirsiniz. Bu cinse özgü rahatsızlıklar, karakter özellikleri, ihtiyaçlar bellidir. Köpeğinizin sürpriz bir yanı yoktur. Fare yakalayıcılığından, çobanlığa cins köpeklerin hepsinin belirli bir üretilme nedeni vardır. Veteriner hekiminiz cinse özgü rahatsızlıklar önceden belli olduğundan önlemlerini erkenden alabilir. Öte yandan kırma bir yavrunun anne babası belli ise erişkinliğindeki boyutu, karakter yapısı az çok tahmin edilebilir, anne ve babası bilinmiyorsa erişkin boyutu ve karakterinin ana yapısı tamamıyla sürprizdir. Ancak kırma köpekler cins köpeklerden (gen havuzları çok daha geniş olduğundan) birçok bakımdan daha üstün olabilirler. Örneğin daha zeki, zor şartlara daha dayanıklı, daha sağlıklı olmaları muhtemeldir.

Yavru bir köpek daha sevimli, daha çekici ve size daha fazla aittir. Sizin gözünün önünde büyüdüğünden tüm geçmişini bilirsiniz ama yavru bir köpeği yetiştirmek zordur. Diş kaşınmaları, havlamalar, itaat eğitimleri, tuvalet eğitimi, yaramazlıklar gibi birçok zorlu aşamayı birlikte atlatacaksınız. Bol oyun ve ilgi isteyecek. Zamanınızın büyük kısmını ona ayırdığınız gibi programlı olmanız da gerekecek. Deneyim sahibi değilseniz unutmayın ki yavru döneminde yapılan hatalar genelde kalıcı olur. Yavru köpek en az 2 aylık olana kadar annesinin yanından ayrılmamalıdır.

Yetişkin köpek hazır yetişmiş köpektir. Tuvalet eğitimi, diş kaşınmaları geride kalmıştır. Huyu, karakteri oturmuş, durulmuş, yavru yaramazlığından sıyrılmıştır. Ancak bu köpeğin size alışması, sizi benimsemesi, yeni evine ve bu evin kurallarına uyum sağlaması zaman alacaktır, lütfen sabırlı olun!

Dişi mi, erkek mi?

Genelde bakımının daha kolay olduğu düşünülerek erkek köpekler tercih edilmektedir. Ancak bu bir yanılgıdır. Senede 2 kez kızışma dönemine giren dişi köpek bu dönemlerde karakter özelliklerinin dışında davranışlar sergiler. Dişiler daha uyumlu, velilerine daha düşkündür. Erkek köpeklerin liderlik özellikleri daha kuvvetlidir. Dişi köpekler senede iki kere çiftleşmeye müsaitken erkekler tüm yıl faaliyettedirler.  Dönemindeki dişinin kokusunu alan erkek köpeği durdurmak mümkün değildir. Bu nedenle sahibini çekiştirme ve sürükleme erkek köpekte çok sık görülür. Kızışmış dişi köpeğin kokusunu yakalayan pek çok erkek köpek bu dönemde dişinin peşine düşerek kaybolur. Erkek köpeklerde de işaretleme vardır. Döneminde bir dişi kokusu alarak kızışan erkek köpek çevreye kokusunu bırakır. Bu noktada kısırlaştırma erkek ve dişi köpekler için çok faydalı olacaktır.

Barınaktan sahiplenmek bir hayat kurtarmaktır

Kimi zaman geçmişinin bilinmemesi, kırma bir yavruysa erişkin boyutunun belirsizliği, davranış bozuklukları nedeniyle evden atılmış olabileceği şüphesi, sürü köpeği olması gibi birçok sebep ileri sürülerek caydırma operasyonlarının ortasında bulursunuz kendinizi. Bir köpeğin barınağa düşmesi için çeşitli nedenler vardır; bir heves uğruna alınıp bakımının külfetli bulunması, ekonomik nedenler, boşanma, apartman sakinlerinin şikâyetleri, iş nedeniyle şehir değişikliği, sağlık problemleri, tuvalet eğitiminin verilememesi gibi. Köpeğin terk edilme nedenlerinde görüyoruz ki, sorumlu köpekten çok onun velisidir. Barınaktan daha önce sahibi tarafından terkedilmiş bir köpek sahiplendiğinizde bu köpekte kuvvetli bir yeniden terk edilme sendromu olduğunu görürsünüz. Barınaktan sahiplenilen tüm köpeklerde velisine aşırı düşkülük vardır.

Bir komşunuzun, bir arkadaşınızın köpeğinin yavrusu olabilir. Annesini babasını görme şansınız vardır. Yavru en az 2 aylık olana kadar gelişimini annesinin yanında izleyebilirsiniz.

Köpeğinizi edinmek için hangi yolu tercih ederseniz edin görmediğiniz, dokunmadığınız, muayene ettirmediğiniz bir köpeği asla sahiplemeyin. Mutlaka köpeği veren kişiyle yüz yüze tanışın.

Irk ise büyük bir ırk mı, küçük bir ırk mı? Uzun tüylü mü, kısa tüylü mü?

Yukarıdaki sorularda önce yaşam standardınızı göz önünde bulundurmalısınız. Apartmanda yaşıyorsanız, hele hele de çok yüksek katlı bir bina ise mümkün olduğunca küçük ırk tercih etmelisiniz. Bir sağlık kontrolünden geçip herhangi bir alerjik rahatsızlığınız var mı kontrol ettirmelisiniz. Titiz biriyseniz uzun tüylü bir köpek almaktan sakınmalısınız.

Küçük bir dairede büyük bir köpekle yaşam, köpeğinizi hapse mahkûm etmektir. Bir mahkûm ne derece mutlu olabilir? Enerjisi yüksek köpekler daha fazla dolaştırılmaya ve daha fazla oyuna ihtiyaç duyarlar. Köpeğine ayıracak zamanı kısıtlı olan velinin, yüksek enerjili bir köpek sahibi olması parçalanmış eşyalara davetiyedir. Hayır demeye kıyamayan bir velinin sert mizaçlı bir köpeği yavruyken görüp çok sevdi diye alması kıyamet alametidir. Köpek bakımı masraflıdır. Ekonomik olarak belirsizlik içindeyseniz ya da kısıtlı imkânlarınız varsa köpek velisi olmayı erteleyiniz. Bugün İstanbul'daki onlarca barınak, rehabilite merkezi ve sokakta binlerce terkedilmiş köpek yaşama savaşı veriyor. Çok sevdiğimiz dostlarımıza eziyet edenlerden biri olmamak için iyi düşünüp karar vermek gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder